5 Nisan 2013 Cuma

Previously on Champions League...

Galatasaray’ın Real Madrid ile oynadığı çeyrek final ilk maçında 3-0 yenilmesi durup düşünmemiz gereken bazı şeyleri bize hatırlattı.

Şampiyonlar Ligi dev bir arena. Organizasyon yapısının lig fikstürü şeklinde olması nedeniyle sürprizlere çok da açık değil. Yani yukarı turlara tırmanmak için gerçekten bunu hak etmeniz gerekiyor. Şampiyonlar Ligi’ni kazanan-final oynayan takımların genelde aynı takımlar olması da bunun sonucu.

Bu yanından bakınca Galatasaray’ın çeyrek final oynaması ciddi bir başarı. Kura şansını çok iyi kullanan sarı-kırmızılılar tarihi bir başarıya imza attı. Ancak bundan sonrası için başka faktörlerin katkı sunması gerektiğini Real Madrid’e daha ilk maçta havlu atarak gördük. Henüz iki yıllık bir temele sahip takıma ne kadar yıldız olurlarsa olsunlar monte edilen oyuncular ile dünyanın en güçlü takımlarına kafa tutmak kolay değil.

Yıldız oyuncularınızı elde tutmanın zor olduğu bir ülkenin liginde oynuyorsanız bunu göz önünde bulundurarak adım atmanız gerekiyor. Yıldız oyuncu transferinin uzun vadede işe yaramadığı, ancak saman alevi gibi parlayan başarılar getirebileceği genelde bilinir. Ama başarıya aç taraftar ve başarılarını bir an önce satmak isteyen yönetici profilleri yüzünden uzun vadeli başarılar şimdilik uzak gözüküyor.

Galatasaray’a dönersek en önemli silahları büyük ihtimalle sezon sonu gidecek olan bir takımda sürdürülebilir başarı için yeni yıldız transferler yerine altyapı ya da ülke ligindeki parlak futbolculardan oluşturulacak bir iskelet çok daha faydalı olacaktır. Ancak biraz önce değindiğimiz gibi kasası dolu iken uzun vadeli yatırım yapmaya istekli yönetici çok yok. Bakalım Galatasaray bu dönüşümü gerçekleştirebilecek mi yoksa Lincoln, Elano, Arda, Keita, Baros, Kewell’ı efsane kadro gibi düşüşe mi geçecek?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder