Galatasaray’ın Real Madrid ile oynadığı çeyrek
final ilk maçında 3-0 yenilmesi durup düşünmemiz gereken bazı şeyleri bize
hatırlattı.
Şampiyonlar Ligi dev bir arena. Organizasyon
yapısının lig fikstürü şeklinde olması nedeniyle sürprizlere çok da açık değil.
Yani yukarı turlara tırmanmak için gerçekten bunu hak etmeniz gerekiyor. Şampiyonlar
Ligi’ni kazanan-final oynayan takımların genelde aynı takımlar olması da bunun
sonucu.
Bu yanından bakınca Galatasaray’ın çeyrek final
oynaması ciddi bir başarı. Kura şansını çok iyi kullanan sarı-kırmızılılar
tarihi bir başarıya imza attı. Ancak bundan sonrası için başka faktörlerin katkı
sunması gerektiğini Real Madrid’e daha ilk maçta havlu atarak gördük. Henüz iki
yıllık bir temele sahip takıma ne kadar yıldız olurlarsa olsunlar monte edilen
oyuncular ile dünyanın en güçlü takımlarına kafa tutmak kolay değil.
Yıldız oyuncularınızı elde tutmanın zor olduğu bir
ülkenin liginde oynuyorsanız bunu göz önünde bulundurarak adım atmanız
gerekiyor. Yıldız oyuncu transferinin uzun vadede işe yaramadığı, ancak saman
alevi gibi parlayan başarılar getirebileceği genelde bilinir. Ama başarıya aç
taraftar ve başarılarını bir an önce satmak isteyen yönetici profilleri
yüzünden uzun vadeli başarılar şimdilik uzak gözüküyor.
Galatasaray’a dönersek en önemli silahları büyük
ihtimalle sezon sonu gidecek olan bir takımda sürdürülebilir başarı için yeni
yıldız transferler yerine altyapı ya da ülke ligindeki parlak futbolculardan
oluşturulacak bir iskelet çok daha faydalı olacaktır. Ancak biraz önce değindiğimiz
gibi kasası dolu iken uzun vadeli yatırım yapmaya istekli yönetici çok yok.
Bakalım Galatasaray bu dönüşümü gerçekleştirebilecek mi yoksa Lincoln, Elano,
Arda, Keita, Baros, Kewell’ı efsane kadro gibi düşüşe mi geçecek?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder